Agrega;
Kum, çakıl ve kırma taş gibi genellikle 100 mm büyüklüklerdeki malzemelerden meydana gelmiş bir yığındır.
Günümüze şöyle bir göz attığımızda çevreye bırakılan atıkların büyük ölçüde önemli bir bölümünü inşaat atıkları oluşturuyor. İnşaat atıklarının %70‘ini betonlar oluşturmaktadır. Doğal hayatı korumak adına yapılan bir dizi çalışmaların en önemlisi doğal kaynakların kullanımın azaltılmasını sağlayan atıkları geri dönüştürme projesidir. Atık betonlarının beton üretiminde agregaolarak kullanımı bu atıkların çevreye verdiği zararları minimuma indirmesinin yanında doğal hayatı agrega kaynaklarının tüketimini ve bunların verdiği çevresel etkileri azaltmaktadır.
Ülkemizde son yıllarda meydana gelen depremler gösterdiki yıkılan yapılardan elde edilen atık betonların sahillerde dolgu olarak kullanılması oldukça sakıncalı durumlar meydana getirmiştir. Ayrıca büyük yerleşim bölgelerinde doğal kaynakların bulunmaması ve bulunan kaynakların ise şehir merkezlerinden uzak olması aynı zamanda bu ağır malzemelerin taşınmasının maliyeti arttırması bir başka nedenlerden birisi olmuştur. Bir diğer neden ise bu beton atıklarının hiç değerlendirilmeden atılması ve bunların toplandıkları yerlerde kapladıkları alan kaybına ve çevre kirliliğinebüyük oranda yol açmasıdır.
Agrega betonun % 55 – 80’ini oluşturmaktadır. Eğer alternatifagrega kaynakları bulunmadığı sürece beton endüstrisi dünyada her yıl 8-12 milyar ton doğal agrega tüketeceği düşünülmektedir. Bu durumda ham maddelerin azalması, artan nakliyet maliyetleri ve çevresel etkiler geri dönüşüm agregalarını kullanması gerekliliğini arttırmıştır.
Yapılan bazı deneyler sonucunda atık agregalardan yapılan betonile normal agregadan yapılan beton arasında büyük farklar oluşmuştur.
– Geri dönüşüm agregalarının üzerinde kalan harç kırıntılarınedeniyle normal ageraya göre birim ağırlıklarının daha düşük olduğu gözlemlenmiştir.
– Geri dönüşüm agregalarının özellikle ince agregalı geri dönüşüm agregalarının su emme kapasitelerinin çok yüksek olduğu tespit edilmiştir. İnce agregalı geri dönüşüm agregalarının ortalama su emme değerleri % 10,64 olup, kalın agregaların ortalama su emme miktarı % 4,62 görülmüştür.
– Geri dönüşüm agregalarının aşınmaya ve parçalanmaya karşı dayanıklı olduğu tespit edilmiştir.
– Geri dönüşüm agregalarının beton üretiminde kullanımı arttıkçataze betonun işlenebilirliğinin azaldığı görülmüştür.
– Beton karışımında kullanılan geri dönüşüm agregası miktarı arttıkça 7 ve 28 günlük basınç mukavemetlerinin düştüğü gözlemlenmiştir.
– Betonda geri dönüşüm agregası miktarı arttırıldıkça betonunbasınç ve çekme dayanımının azaldığı tespit edilmiştir.
-Geri dönüşüm agregalarının işlenebilirliği azaltması, betonun hem basınç hem de çekme mukavemetini azaltmasına rağmen hiç bir kimyasal katkı maddesi kullanılmadan, farklı beton dozajları, farklı su/çimento oranları ve farklı gradasyon eğrileridenenmeden tamamen geri dönüşüm agregasından 28 günlük beton basınç dayanımı 13,14 Mpa olan beton elde edilebilmektedir. Dolayısıyla artan yıkım atıklarını hem yapısal hem de yapısal olmayan betonda kullanmak hem atık betonların çevreye verdiği zararları azaltacak hem de ekonomik çözümler üretecektir.
– Gerek deprem gibi afetlerden sonra olsun gerekse eski yapıların yıkılmasıyla ortaya çıkan beton atıklarının geri dönüşüm agregası olarak kullanılması, bu atıkların depo edildikleri yerlerde oluşturacağı çevresel kirlilikleri azaltacaktır. Bunun yanında beton atıkların taşınması için harcanan nakliye giderleri azalacağı için bir ekonomi sağlayacağı da aşikardır. Ayrıca nakliye işleminde kullanılacak yakıttan dolayı oluşacak hava kirliliği de azalacaktır. Yine geri dönüşüm agregaların kullanılmasıyla doğal agrega kaynaklarının kullanımını azalacağından dolayı doğal hayatın korunmasına da katkıda bulunulacaktır.
http://sonerkisakol.com/atik-agrega.html